24 Aralık 2011 Cumartesi

şiir - harun yavruoğlu



Yoksun


İSTANBUL dolaşıyor aklımda
Yoksun
İçinde sen ve
Yalnızlıklarım…
Elinde bir kıtap
                 bir kız biniyor
                              kırmızı bir otobüse
Ve ben de biniyorum
Sonra dövüyor beni hüzünlerim…
İlk durakta iniyorum…
Yoksun…

Eski bir tahta oluyorum parkta
Bankta…
Her yanım kalem ve bıçak yarası
simit kadar açım yine
yoksun
eriyen demir suyunda yıkıyorum kahırları
                                                 yüreğimden
Ah! desem kıyamet kopacak
Haberi yok İstanbul’un
Haberin yok
Yoksun…

241211

3 Ekim 2011 Pazartesi

şiir - harun yavruoğlu





yoksun

maç başladı yoksun…
nazan geldi.
elif, bekir,
çaylar,  tatlılar, meyveler geldi
sen gelmedin,
                    hacer küstü…

aylar…
ve  yüzlerce gün geçti yoksun...
kapına  geldim,
                dağlarına çıktım, yoksun…
geldi bahar…
              dutlar oldu…
insilün oldu hüzünlerim…
ve yaz bitti hazan geldi,
                         gelmedin,
                               yoksun…
yoksun,
yoksun işte…

sensiz kaldı vidaların,
tornavidaların...
yollar kaldırımlar sensiz…

seni “yok” diyemiyorum.
oda oda dolaşıyorum yeniden hastaneleri
acilleri…
          göremiyorum…
doktorlar hemşireler var,
başka başka hastalar …
ama sen,
           yoksun…
susuyorum yetimliğimi…

sensiz bayramlar gelip geçiyor…
kapılarda yoksun…
camilerde, cumalarda yoksun…
sensizliği aşamadım,
alışamadım…

aradım hatıralarını aklımın her köşesinde…
                      buldum, buldum ağladım …
giresun oldu hıçkırıklarım …
ali’ydin…
ve
ali ali mert geldi,
ama sen, gelmez oldun…